BABASININ TARLASI !

Bir gün bir köylü Atatürk'ün Orman Çiftliği hudutları  içindeki bir tarlayı, kendi tarlası gibi sürüyordu. Onu gördüler.İhbar ettiler, dinlemediler .Bunun üzerine Atatürk'e söylediler. Atatürk teftişe çıktığı zaman o tarafa  gitti. Yanındakiler toprağı sürmekte olan köylüyü görerek 'İşte budur ' dediler. Atatürk yavaş,yavaş ona doğru yürüdü .Yaklaşınca sordu  burada ne  yapıyorsun ?
 Köylü gülümsüyordu .Son derece sevip saydığımız,fakat asla korkmadığımız bir insan karşısında nasıl durursak köylüde öyle duruyordu. Sakin bir sesle cevap verdi.
,Tarlayı sürüyorum , İyi ama  bu  tarla senin midir ? Değildir , Kimindir ? Atatürk'ündür
Köylü bu cevabı vermekle suçu kabul etmiş oluyordu .Bu ihbarla dava kaybolmuş demekti.Atatürk,toprağına tecavüz edildiği için değil haksızlık yapıldığı için sertlen di ve sordu
-- İyi ama sen başkasının toprağına ona sormadan ve izin almadan sürülüp ekilmeyeceğini bilmiyor musun ? Köylü hiç telaş etmiyordu Aynı sükunetle şöyle dedi.
-- Biliyorum fakat benim bu tarlayı sürüp ekmeğe  hakkım vardır !
Atatürk'ün kaşları çatıldı ve büyük bir merakla ve hayretle ona sordu. Bu hakkı nereden alıyorsun !
-- Çok basit Atatürk bizim babamız değil mi ? İnsan babasının tarlasını sürüp ekerse kabahat mı işlemiş olur ?
 Atatürk'ün yüzünde taktir ve sevgi duygularının en coşkusunu anlatan engin bir gülümseme oldu köylünün sırtını okşadı ve 'Haklısın ' diyerek uzaklaştı
https://www.facebook.com/profile.php?id=100003601457127

Yorumlar